Connect with us

Sağlık

Yazın böbrek taşı oluşumu artıyor

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Özveri, yaşamı kabusa çeviren böbrek taşının, bazı basit kurallara dikkat edilerek önlenebileceğini belirtti.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tedavi edilmeyen böbrek taşının ileride böbrek kaybına bile yol açabildiğini vurgulayan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Özveri böbreklere zarar veren 5 yaz hatasını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Yetersiz su tüketimi

Yazın aşırı sıcaklar ve nem terlemeyi artırdığından vücuttan su kaybı da hızlanıyor. Ancak su içme alışkanlığı olmayan hatta suyu zorla içen pek çok kişi, bu nedenle sadece susadıklarında su içiyor ya da su yerine şekerli, gazlı içecekleri tüketiyor. Ancak özellikle yaz aylarında mutlaka günde 2,5 litre su içmek gerekiyor. Şekerli ve gazlı içecekler fayda yerine sağlığa zarar verirken, çay ve kahve içmek de sanıldığının aksine suyun yerine geçmediği gibi diüretik etkileri dolayısıyla vücuttan su atılmasına neden oluyor. Yetersiz su tüketimi böbrek taşı başta olmak üzere bir çok böbrek hastalığına zemin hazırlarken, tedavi edilmediğinde böbrek kaybına bile yol açabiliyor.

Aşırı tuz tüketimi

Ülkemizde ne yazık ki tuz tüketimi, olması gereken seviyenin çok üzerinde. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre; günlük tuz tüketimi kesinlikle 5 gramı (1 çay kaşığı) geçmemeli. Pek çok kişinin yemeklere ayrıca tuz eklediğini, bunun da kalp ve hipertansiyon gibi hastalıkların yanı sıra böbrekte de taş oluşumuna neden olabildiğini belirten Doç. Dr. Hakan Özveri sebzeden süt ürünlerine dek pek çok yiyeceğin içerisinde tuz bulunduğunu, bu nedenle ayrıca yemeklere tuz eklememek gerektiğini vurguluyor. Son yıllarda fast- food tarzı beslenme, hazır gıdalar ve çeşit çeşit atıştırmalıkların büyük ilgi gördüğünü ancak bu ürünlerin içinde çok yüksek miktarlarda tuz bulunduğunu belirten Doç. Dr. Özveri sağlıklı beslenmenin büyük önem taşıdığını söylüyor.

Yetersiz sebze tüketimi

Yaz aylarında dışarıda geçirilen sürenin artması, tatil dönemlerinde özellikle açık büfelerde sebze yemekleri yerine kızartma ve et ağırlıklı beslenme ile kahvaltıda işlenmiş et ürünlerine ağırlık verilmesinin de böbreklere zarar verdiğini vurgulayan Doç. Dr. Hakan Özveri, hayvansal proteinlerin aşırı tüketilmesi durumunda taş oluşumuna neden olduğunu, bu nedenle tüketiminde aşırıya kaçılmaması gerektiğini söylüyor.

Sağlıksız diyet

Özellikle yaza girerken ve yaz mevsiminde tatile çıkmadan önce zayıflama amacıyla yapılan diyetler bir süre sonra sürdürülemeyip bırakılabiliyor hatta bırakıldıktan sonra çok daha fazla kilo olarak geri dönebiliyor. Fazla kilo şüphesiz sağlığın en önemli düşmanlarından biri olduğu gibi böbrek sağlığı için de son derece zararlı. Öyle ki aşırı kilolu ya da obezite tanısı konulan kişilerde böbrek taşı riskinin arttığı görülüyor. Ancak aşırı kilolardan kurtulmak için sürdürülebilirliği olmayan, fayda yerine zarar veren, yüksek proteinli şok diyetlerden ve her türlü ‘bitkisel’ adı altında satılan ürünlerden kaçınmak gerekiyor.

Sıcak ve nem nedeniyle eve kapanmak

Aşırı sıcaklar ve yüksek nem adeta göz açtırmıyor ve özellikle riskli gruptaki kişilerin güneşin dik olduğu saatlerde mümkünse evde kalmalarında fayda var. Yine, güneş ışınlarının dik ve yoğun geldiği 11:00-16:00 saatleri arasında dışarıda spor yapmak da tehlikeli olabileceğinden, günün erken ya da akşam saatleri dışarıda yürüyüş/ spor için uygun zamanlar. Ancak bazı kişiler yazın mevsimsel koşulları nedeniyle dışarıda değil yürüyüş yapmak, hiçbir aktivitede bulunmayarak eve kapanabiliyorlar. Hareketsizlik de sağlığa pek çok açıdan zarar verdiği gibi böbrek taşının görülme sıklığının da artmasına neden olabiliyor. Bu nedenle egzersizi ihmal etmemek, hareketsiz kalmaktan kaçınmak gerekiyor.

Sağlık

İstanbul’a yaklaşık 900 bin kişiye kanser taraması yapıldı

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı koordinesinde son 5 yılda yaklaşık 900 bin kişiye ücretsiz kanser taraması hizmeti verildi.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığı koordinesinde, her ilçede İlçe Sağlık Müdürlükleri, Sağlıklı Hayat Merkezlerinde (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM), 15 farklı noktada bulunan Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerinde (KETEM) ücretsiz meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanser taramaları hizmeti veriliyor.

Tarama sonucu şüpheli kişilerin ilçe sağlık müdürlükleri aracılığıyla randevusu alınarak Tarama Sonrası Teşhis Merkezleri’ne sevk ediliyor.

“Tanı ve tedavi süreçlerini sonuna kadar takip ediyoruz”

Halk Sağlığı Uzmanı Uzman Dr. Büşra Sandıklı, yaptığı açıklamada, Türkiye’de her yıl kutlanan Halk Sağlığı Haftası’nın bu yılki ana temasının “Sağlığını Erteleme, Harekete Geç” olarak belirlendiğini söyledi.

Bu dönemde halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemine dikkati çekildiğini belirten Sandıklı, bu alanda çalışmalarla ilgili toplumda farkındalık oluşturmanın amaçlandığını belirtti.

İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde kanserin erken teşhisi için çalışmalar yapıldığına dikkati çeken Sandıklı, “Dünya Sağlık Teşkilatının önerdiği kanser türleri olan meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserleri için ülkemizde ulusal çaplı tarama programı yürütülmektedir. Bu kapsamda biz de İstanbul’da tüm vatandaşlarımıza ücretsiz tarama hizmeti sunuyoruz. Tarama sonucunda bir üst basamağa gitmesi gereken vatandaşlarımızı yönlendirerek tanı ve tedavi süreçlerini sonuna kadar takip ediyoruz.” dedi.

Sandıklı, tarama programlarının amacının sağlıklı bireylerin düzenli aralıklarla takip edilip, henüz hastalık belirtileri ortaya çıkmadan, erken dönemde hastalığın tespit edilerek, yaşam süresini ve kalitesini artırmak olduğunu anlattı.

“Pandemiye rağmen yaklaşık 900 bin vatandaşımızın kanser taramasını yaptık”

İstanbul’da 29 farklı noktada bulunan SHM ve tüm aile sağlığı merkezlerinde rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserlerine yönelik taramalar, 15 farklı noktada bulunan KETEM’lerde, meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanser taramaları yapıldığına dikkati çeken Sandıklı, tarama hizmetlerinin ücretsiz verildiğini söyledi.

Sandıklı, meme kanseri tarama programı kapsamında 40-69 yaş arası kadınların 2 yılda bir mamografi çekimiyle tarandığını, gerekli durumlarda klinik meme muayenesi olması için genel cerrahi uzmanına yönlendirildiğini bildirdi.

Ayrıca her ay kadınların kendi kendine meme muayenesi yapması için danışmanlık hizmeti verildiğini vurgulayan Sandıklı, “Rahim ağzı kanseri için 30-65 yaş aralığındaki kadınlara 5 yılda bir HPV/DNA testiyle tarama programları yürütülmektedir. Kalın bağırsak kanser tarama programı kapsamında 50-70 yaş aralığındaki erkek ve kadın tüm bireylerin 2 yılda bir dışkıda gizli kan testiyle taraması yapılmaktadır. Bununla birlikte 10 yılda bir kolonoskopi yapılması için bir üst basamak sağlık kurumuna yönlendirilmesi hizmeti sunulmaktadır. İstanbul’da son 5 yılda pandemiye rağmen yaklaşık 900 bin vatandaşımızın kanser taramasını yaptık. Bu oldukça büyük bir sayı.” diye konuştu.

Uzman Dr. Sandıklı, kanser taramasının önemli olduğunu dile getirerek, Halk Sağlığı Haftası vesilesiyle sağlığı koruma, geliştirme ve sağlık için risk oluşturan faktörlerle mücadele etme bilincini toplumda oluşturabilmeyi, böylece hastalıklar meydana gelmeden evvel önlemeyi veya erken dönemde hastalıkları tespit ederek toplumun hayat standardını yükseltmeyi hedeflediklerini kaydetti.

Vatandaşların kendilerini sağlıklı hissetseler dahi mutlaka rutin olarak Aile Sağlığı Merkezleri, KETEM‘ler ve Sağlıklı Hayat Merkezlerine düzenli aralıklarla başvurmaları gerektiğine işaret eden Sandıklı, herkese rutin kontrollerini yaptırmalarını tavsiye etti.

OKUMAYA DEVAM ET

Sağlık

Bilim insanları açıkladı: 1 bardak kahve içince neden tuvaletiniz geliyor?

Sabahları güne lezzetli bir kahveyle başlamak harika bir tercih olabilir. Kahve en sık ve severek tüketilen içecekler arasında yer alıyor. Ancak dünya çapında milyonlarca insan bir bardak kahve içtikten sonra benzer bir durum yaşıyor.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

OKUMAYA DEVAM ET

Sağlık

Doğanın en güçlü D vitamini kaynağı! Kemiklerdeki iltihabı söküyor, ağrıyı azaltıyor

Teknolojiye olan güvenimiz, dijital çağda çalışma, iletişim kurma ve zaman geçirme şeklimizi tamamen değiştirdi. Ancak bu değişim, kemik sağlığı üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilen hareketsiz yaşam tarzlarına doğru daha büyük bir eğilime de yol açtı. İskelet gücü ve genel kemik sağlığı, uzun süreli oturma, yetersiz egzersiz ve aşırı ekran süresinin neden olduğu kötü duruş kemik sağlığını olumsuz etkiliyor.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

OKUMAYA DEVAM ET

Trendler