Connect with us

Beslenme & Diyet

Uzmanı uyardı! Etler oda sıcaklığında bekletilmemeli

Uzmanlar, Kurban Bayramı’nda kesilen etin uygun bir şekilde muhafaza edilmesi oldukça önemli olduğunu dile getirdi.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Kurban Bayramı‘nda kesilen etin uygun bir şekilde muhafaza edilmesi oldukça önemli olduğunu dile getiren Öğr. Gör. Hatice Nurseda Hatunoğlu, “Etler, hijyenik bir şekilde porsiyonlara ayrılarak temiz kaplara konulmalı. Oda sıcaklığında bekletilmemeli ve hemen buzdolabına konulmalı. Kurban eti tüketilmeden önce ölüm katılığının geçmesi için yaklaşık 24 saat buzdolabında bekletilmeli. Bu süre, etin lezzet ve aroma açısından daha iyi bir tat sunmasına yardımcı olacaktır.” dedi.

Etler, çiğ sebze meyve gibi diğer besinlerle temastan kaçınılmalı

Kurban etinin saklanacağı kap ve kullanılan kesme araçlarının temizliğine de dikkat edilmesi gerektiğini kaydeden Öğr. Gör. Hatice Nurseda Hatunoğlu, “Hava almayacak şekilde saklama poşetleri veya streç filmleri ile paketlenmeli, oda sıcaklığında bekletilmemelidir. Eğer et 2-3 gün içinde tüketilecekse buzdolabında kalabilir ancak uzun süreli saklama için derin dondurucular uygundur. Derin dondurucuda saklanacaksa etin hava almayan, sızdırmaz ambalajlarda dondurulması önemlidir. Dondurma işleminde küçük porsiyonlara ayrılıp dondurulabilir. Derin dondurucuda 6-12 ay arası saklanabilir, ancak lezzet ve kalitede azalma görülebilir. Bulaş durumunu önlemek için kesinlikle çiğ sebze meyve gibi diğer besinlerle temastan kaçınılmalıdır. Ayrıca herhangi bir bozulma durumunun önüne geçmek için etin kokusu kontrol edilmelidir.” diye bilgi verdi.

Etler 6-24 saat arasında dinlendirilmeli

Kesim sonrası etin dinlendirilmesi etin daha yumuşak, daha lezzetli ve renginin daha koyu olmasına yardımcı olduğunu da söyleyen Öğr. Gör. Hatice Nurseda Hatunoğlu, şöyle devam etti:

“Bu süreçte etin lifleri gevşer ve suyunun dağılması sağlanır. Ayrıca dinlendirme süreci, etin daha kolay ve düzgün bir şekilde kesilmesine de yardımcı olur. Dinlendirme süresi, etin büyüklüğüne ve türüne göre değişmekle birlikte 6-24 saat arasında değişir.”

Bir yıla kadar dondurucuda saklanabilir

Etin buzdolabında 1- 2 gün arasında taze kalarak saklanabildiğini kaydeden Hatunoğlu, “Etler, 6 ay ila 1 yıla kadar dondurucuda saklanabilir. Saklama süresi, etin türüne, kesim şekline ve dondurucunun sıcaklığına bağlı olarak değişebilir.” dedi.

Hava almayan kaplarda saklanan etler hızlı bozulmuyor

Etlerin nasıl saklanması gerektiği konusunda da bilgi veren Hatunoğlu, “Etler, hava almayan kaplarda saklanmalıdır. Bu sayede etin hızlı bir şekilde bozulmasının önüne geçilir. Vakum paketleme, streç film, sızdırmaz poşetler kullanılabilir. Et, saklama kaplarına veya ambalajlara konulmadan önce uygun porsiyonlara bölünmelidir. Böylece sadece ihtiyaç duyulan miktar alınır.”

Et bir kez çözüldükten sonra, tekrar dondurulmamalı

Donmuş etin çözdürülmesinde en iyi yöntemlerden birinin buzdolabında çözdürme işlemi olduğuna dikkat çeken Öğr. Gör. Hatice Nurseda Hatunoğlu, “Diğer besinlere temas etmeyecek şekilde yavaşça çözdürülmelidir. Bu yöntem, etin tazeliğini ve besin değerini korumaya yardımcıdır. Eğer hızlı bir çözdürme gerekiyorsa et, sızdırmaz bir poşete koyularak akan soğuk su altında çözdürülebilir. Mikrodalga fırın da hızlı bir çözüm sağlayabilir ancak dikkatli olunmalıdır. Çünkü etin bazı kısımları çözünmeden diğerleri pişebilir. Oda sıcaklığında çözdürme işlemi ise mikroorganizma üremesi açısından uygun değildir. Et bir kez çözüldükten sonra, tekrar dondurulması mikroorganizma ve bakteri oluşumunu artırabilir. Bu nedenle, çözüldükten sonra etin tüketilmesi veya pişirilmesi tercih edilmelidir.” diye uyarıda bulundu.

Etler kesimden hemen sonra pişirilmek için uygun değil

Kurban etinin hemen tüketilmesinin sağlık açısından doğru olup olmadığı konusunda da bilgi veren Hatice Nurseda Hatunoğlu, şunları dile getirdi:

“Etin taze olması oldukça önemlidir. Hazırlama ve pişirme aşamalarında hijyene dikkat edilmelidir. Ayrıca etin tam pişirilmesine de dikkat edilmelidir. İç kısmının sıcaklığı en az 70 derece olmalıdır. Diğer besinlerle temas etmemesine çok dikkat edilmelidir. Bulaş riskini azaltmak için ayrı kesme tahtaları ve ekipmanlar kullanılmalıdır.

Etler kesimden hemen sonra pişirilmek için uygun değildir. Etler yeni kesildiğinde Rigor Mortis (ölüm sertliği) denilen katılaşma süreci yaşanır. Rigor Mortis, kaslardaki biyokimyasal değişmelerden kaynaklanan ve ete sertlik veren bir reaksiyondur. Bu sürecin gerçekleşmesi için etin yaşına bağlı olarak 6-24 saatlik bir süre geçmesi gerekir. Böylece et daha yumuşak ve lezzetli olur. Ayrıca kesim ve işleme sırasında hijyen kurallarına uyulmamışsa veya et doğru şekilde saklanmamışsa, hemen tüketmek yerine daha fazla hazırlık yapmak daha güvenlidir.”

Et hemen tüketilecekse piştikten sonra biraz dinlenmeye bırakılmalı

Taze etin hemen pişirilip tüketilmesiyle ilgili ise Hatunoğlu, şu önerilerde bulundu:

“Hijyen kurallarına dikkat edilmeli, uygun pişirme yöntemleri seçilmelidir. Et piştikten sonra biraz dinlenmeye bırakılması etin daha sulu ve lezzetli olmasına yardımcı olur. Dinlenme süresi etin türüne ve kesimine bağlı olarak değişebilir, ancak genellikle 5-10 dakika arasında olmalıdır. Ayrıca etin, sebzelerle birlikte servisi yemeğin besin değerini ve lezzetini arttırır.

Et tüketirken hangi pişirme yöntemleri tercih edilmeli?

Öğr. Gör. Hatice Nurseda Hatunoğlu, et tüketirken ızgara, fırında pişirme, tava veya tencerede pişirme, haşlama yöntemleri kullanılabileceğini ifade ederek, “Bağ dokusu daha fazla olan sert etlerin haşlama yöntemi, bağ dokusu az olan yumuşak etlerin ise ızgara yöntemi kullanılarak pişirilmesi daha uygundur.” dedi.

Kesim sırasında ve sonrasında hijyen kurallarına uyulması konusunda ise Hatunoğlu, “Eğer hijyen kurallarına uyulmazsa besin güvenliği tehlikeye girer ve çeşitli hastalıklara neden olabilir. Bu nedenle çapraz bulaşmaya da dikkat etmek oldukça önemlidir.” diye konuştu.

Çiğ ete dokunduktan sonra başka bir yere temas edilmemeli

Gıda zehirlenmelerine karşı alınması gereken önlemlere de işaret eden Hatunoğlu, “Etin hazırlanmasında kullanılan tüm araç gereçlerin hijyenine dikkat edilmeli. Ayrı kesme tahtaları ve bıçaklar kullanılmalı. Kişisel hijyen de oldukça önemli. Eller sık sık yıkanmalı, çiğ ete dokunduktan sonra başka bir yere temas edilmemeli. Etin iyice pişirilmesine dikkat edilmeli, iç sıcaklık en az 70 derece olmalı. Soğuk zincirin korunmasına dikkat edilmeli, buzdolabının sıcaklığı 4 derece ve altında, dondurucunun sıcaklığı -18 derece ve altında olmalı.” dedi.

Atıkların uygun şekilde uzaklaştırılmasına dikkat edilmeli

Hatunoğlu, “Kesim yerlerinde, kullanılan ekipmanların temizliğine ve kişisel hijyene, porsiyonlamaya ve kesim sonrası oluşan atıkların uygun şekilde imha edilmesine dikkat edilmelidir. Benzer şekilde evde de etin hazırlanmasında kullanılan ekipmanların temizliğine ve el hijyenine, saklama koşullarına, sıcaklık kontrolüne ve atıkların uygun şekilde uzaklaştırılmasına dikkat edilmelidir.” diye sözlerini tamamladı.

OKUMAYA DEVAM ET

Beslenme & Diyet

Kahvaltıda yiyince en güçlü magnezyum kaynağına dönüşüyor!

Kahvaltıda doğru besinleri tükettiğinizde gün boyu kendinizi enerjik hissedersiniz. Sabah tükettiğiniz her besin üretkenlik ve enerji seviyesini doğrudan etkiler.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

Meyveler, tahıllar, protein, sebzeler, vitaminler ve mineraller kahvaltınızın olmazsa olmaz bir parçası olmalıdır. Kahvaltıda bir avuç kuruyemiş ve çekirdek tüketmek akıllıca bir seçimdir çünkü bunlar yalnızca vücudunuzu iyi beslemekle kalmaz, aynı zamanda uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur.

Kuruyemişler ve çekirdekler sağlığınız için faydalı olan sağlıklı yağ, protein ve antioksidanlar içerir. Enerji sağlar ve sizi gün boyunca tok tutar

Food & Nutrition Research dergisine göre, daha önce sık sık kuruyemiş tüketimi kardiyovasküler hastalık (KVD) ve koroner kalp hastalığı (KKH) riskinin daha düşük olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Kuruyemişler ve çekirdekler refahınızın çeşitli yönlerini artırmaya yardımcı olabilir.

OKUMAYA DEVAM ET

Beslenme & Diyet

İşte yağ yakıcı süper formüller!

Kilo vermek, özellikle akşam yemeğinden sonra canınız bir şeyler çektiğinde zor olabilir. Gece rutinimize belirli bitkisel içecekler eklemek, fazla kiloları daha etkili bir şekilde vermemize yardımcı olabilir.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

OKUMAYA DEVAM ET

Beslenme & Diyet

DSÖ açıkladı: Böyle beslenen uzun yaşıyor

Vücut sağlığını korumak ve hastalıklara karşı direnç kazanmak için dengeli beslenmek gerekir.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

Karbonhidratlar: Günlük toplam kalori alımının yaklaşık %50-60’ını oluşturmalıdır. Kaynaklar arasında tam tahıllar, meyveler ve sebzeler bulunur. Kahverengi pirinç, tam buğday ve yulaf gibi kompleks karbonhidratlar, basit şekerlere tercih edilir.
Proteinler: Günlük kalori alımının yaklaşık %10-15’ini oluşturmalıdır. Vücut dokularının büyümesi, onarımı ve bakımı için gerekli olan proteinler hem hayvansal (balık, yumurta, kümes hayvanları) hem de bitkisel kaynaklardan (mercimek, fasulye, kuruyemiş) elde edilebilir.
Yağlar: Zeytinyağı, kuruyemiş ve yağlı balık gibi sağlıklı yağlara vurgu yapılarak günlük kalori alımının %20-30’uyla sınırlı olmalıdır. Genellikle kızarmış ve işlenmiş gıdalarda bulunan doymuş yağlar, kalp hastalığı riskini azaltmak için en aza indirilmelidir.
Vitaminler ve mineraller: Bağışıklık sistemi desteği ve kemik sağlığı dahil olmak üzere çeşitli vücut fonksiyonları için çok önemlidir. Meyve, sebze ve süt ürünleri açısından zengin bir diyet, bu mikro besinlerin yeterli alımını sağlar.

Kalori: Ortalama bir yetişkin için günlük kalori gereksinimi, yaşa, cinsiyete ve aktivite seviyesine bağlı olarak 2.000-2.500 kcal arasında değişir.

Proteinler: ICMR, vücut ağırlığının kilogramı başına 0,8-1 gram günlük protein alımını önermektedir. Örneğin, 60 kg ağırlığındaki bir kişi günlük 48-60 gram protein hedeflemelidir.Karbonhidratlar: Toplam günlük enerji alımının %55-60’ını, esas olarak tam tahıllar ve sebzeler gibi kompleks karbonhidratlardan oluşturmalıdır.

Yağlar: Toplam yağ alımı, toplam enerji alımının %30’undan az olmalı ve doymuş yağlar %10’dan fazla katkıda bulunmamalıdır. Lif: Sindirime yardımcı olmak ve kabızlığı önlemek için öncelikle meyve, sebze ve tam tahıllardan günlük 25-30 gram diyet lifi alımı önerilir.

Sağlıklı bir diyet sadece ne yediğinizle ilgili değil, aynı zamanda ne kadar ve ne zaman yediğinizle de ilgilidir. Porsiyon kontrolü dengeli bir diyet sürdürmede ve aşırı yemeyi önlemede önemli bir rol oynar. ICMR, sabit enerji seviyelerini korumak ve kan şekerindeki ani yükselmeleri önlemek için öğünleri düzenli aralıklarla tüketmenin önemini vurgular. Daha küçük tabaklar kullanmak, porsiyonları ölçmek ve açlık belirtilerine dikkat etmek porsiyon boyutlarını etkili bir şekilde yönetmeye yardımcı olabilir. Daha küçük ve daha sık öğünler yemek metabolizmayı düzenlemeye yardımcı olabilir. ICMR, gün boyunca üç ana öğün ve iki ara öğün yemeyi, akşam yemeğinin en hafif öğün olmasını öneriyor.

Yeterli sıvı alımı genellikle göz ardı edilir ancak sağlıklı bir diyetin temel bir bileşenidir. Su, sindirime, besin emilimine ve detoksifikasyona yardımcı olur. Ulusal Beslenme Enstitüsü (NIN), aktivite seviyelerine ve iklime bağlı olarak erkekler için günlük yaklaşık 3-3,7 litre ve kadınlar için 2,7 litre su alımını önermektedir. Salatalık, portakal ve kavun gibi su açısından zengin yiyecekleri eklemek ve kafeinli ve şekerli içecekleri sınırlamak, hidrasyon seviyelerini iyileştirebilir.

OKUMAYA DEVAM ET

Trendler