Connect with us

Beslenme & Diyet

Sağlıklı yiyecekler neden gaz yapar?

Published

on

Birleşik Krallık Tabipler Birliği’nin yayımladığı bir araştırmaya göre, baklagiller başta olmak üzere bitki bazlı birçok gıda insan vücudunda gaz yapıyor.

Gazeteci Markham Heid’e konuşan, ABD’deki Kaliforniya Üniversitesi’nden sindirim sağlığı uzmanı Prof. Dr. Robert Lustig, halk arasında sıklıkla dile getirilen bu durumun nedenine ışık tutuyor.

İnsan vücudundaki tüm bu faaliyetlerin bağırsakları dolduran mikroplardan kaynaklandığını söyleyen Lusting’e göre bu mikroskobik canlılar, sindirimde vazgeçilmez bir rol oynuyor.

Bağırsaklarınız bakterilerden oluşan bir torbadır; bunlar sizin yediklerinizi yer.

Bağırsaklar, baklagillerde ve birçok meyveyle sebzede bulunan lifleri emip parçalayamıyor. Bu nedenle lifler, bakterilerin yoğunlaştığı kolona kadar pek fazla bozulmadan ulaşıyor.

Lustig, bu bakterilerin bir kısmının işte bu liflerle beslendiğini ve sürecin yan ürünlerinden birinin de gaz olduğunu aktarıyor.

Bazı kişiler belirli gıdalardan gaz yaptığı gerekçesiyle kaçınsa da lifi parçalayan bakteriler; bağırsak iltihabını azaltan, sağlığa yararlı, kısa zincirli yağ asitlerini ürettiği için çok önemli.

Lustig, bu yağ asitlerinden biri olan bütiratın, bağırsağın koruyucu örtüsü epitel hücreleri sağlıklı tuttuğunu ifade ediyor.

Gıdalardaki lif aynı zamanda bir prebiyotik olarak kabul ediliyor çünkü bağırsaktaki yararlı bakterilerin çoğalmasını sağlıyor.

Öte yandan uzmanlar, fasulye ve diğer lifli gıdaların sindirim sistemiyle ilgili problemleri olan kişilerde bazı semptomları şiddetlendirebileceğini vurguluyor. LYani lifli gıdaların fazla tüketimi bu kişilerde sorun yaratabilir.

Kaliforniya Üniversitesi’nden gastroenterolog Emeran Mayer, “Son 75 yılda, işlenmiş gıdalara yöneldiğimiz için beslenme alışkanlıklarımızda aşamalı bir değişim oldu” diyor ve ekliyor:

Karmaşık karbonhidratlardan yoksun bir beslenme alışkanlığıyla büyüdüğümüz için vücudumuzdaki belirli mikropların sayısı artıyor. Bu nedenle söz konusu yiyeceklere daha fazla gazla tepki vermemiz olası.

Ancak Mayer, bitkisel besinlere dönüşün, bağırsaklardaki mikrop popülasyonunu gaz üretimini giderek azaltacak şekilde değiştireceğini belirtiyor:

Örneğin birdenbire vegan olursanız başlangıçta çok fazla gaz ve şişkinlikle karşılaşmanız muhtemel. Ancak genellikle vücut bu gıdalara alıştıkça gaz problemi azalır.

Kaynak: Independent Türkçe, Elemental Medium – Derleyen: Çağla Üren

Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Beslenme & Diyet

Yapay tatlandırıcılı içecekler alternatif değil

Published

on

“Diyet” olarak da bilinen yapay tatlandırıcılı içeceklerin kalp hastalıklarıyla ilişkili olduğu tespit edildi.

Journal of the American College of Cardiology’de yayımlanan yeni araştırmaya 100 binden fazla yetişkin katıldı.

2009’dan beri süren çalışmanın parçası olan araştırmaya katılanlar şekerli ya da yapay tatlandırıcılı meşrubatları “hiç içmeyenler”, “az içenler” ve “çok içenler” şeklinde üç gruba ayrıldı.

“Şekerli meşrubatlar” kategorisinde en az yüzde 5 şeker ve yüzde 100 meyve suyu içeren şuruplar, alkolsüz içecekler ve meyve suları bulunuyor.

“Yapay tatlandırıcılı meşrubatlar” kategorisindeyse aspartam ya da sukraloz gibi besleyici olmayan yapay tatlandırıcılar ve stevia gibi doğal tatlandırıcılar var.

Yüzde 20 artış

2011-2019 yılları arasındaki takiplerde, şekerli ve yapay tatlandırıcılı meşrubat tüketimi ayrı şekilde ilk defa “felç, geçici iskemik atak, miyokard infraktüsü, akut koroner sendromlar ve anjiyoplasti” görülen vakalarla kıyaslandı.

Yapay tatlandırıcılı meşrubatları çok içenlerin hiç içmeyenlere kıyasla kardiyovasküler rahatsızlığa yakalanma ihtimallerinin yüzde 20 arttığı gözlemlendi.

Şekerli meşrubatları çok tüketenlerle hiç tüketmeyenler arasında da benzer bir oran tespit edildi.

Sorbonne Paris Nord Üniversitesi’nden doktora öğrencisi ve beslenme epidemiyolojisi araştırma ekibinin üyesi Eloi Chazelas, çalışmaya ilişkin şunları söyledi:

Araştırmamız yapay tatlandırıcılı meşrubatların şekerli meşrubatlara sağlıklı bir alternatif olmadığını gösteriyor. Veriler şekerli ve yapay tatlandırıcılı içeceklerin vergilendirilmesi, etiketlenmesi ve dolaşımına dair tartışmaları da hareketlendirebilir.

Öte yandan araştırmacılar, sonuçlar arasında yalnızca bir bağ bulunduğunu, doğrudan bir neden-sonuç ilişkisi kurulamayacağını belirtti.

Kaynak: Independent Türkçe, CNN

Continue Reading

Beslenme & Diyet

Yağdan kaçınan erkeklerin testosteron seviyesinin düştüğü ortaya kondu

Published

on

Yürütülen yeni araştırma, az yağlı beslenmenin erkeklerin testosteron seviyesini düşürdüğünü ortaya koydu.

Birleşik Krallık’taki Worcester Üniversitesi’nde akademisyen Joseph Whittaker’ın yönettiği araştırmada, 6 farklı çalışmaya katılan toplam 206 erkeğin verileri incelendi. Söz konusu çalışmalarda katılımcılar önce yüksek yağlı (yüzde 40 yağ), daha sonra az yağlı (yüzde 20 yağ) gıdalar tüketmişti.

Bulgular, katılımcıların testosteron seviyesinin az yağlı beslenmede ortalama yüzde 10-15 oranında azaldığını gösterdi. Özellikle az yağlı vejetaryen beslenmede yüzde 26’ya varan düşüşler görüldü.

Medical Xpress’in aktardığı haberde, normal testosteron seviyesinin erkeklerin akıl ve cinsel sağlığı için önemine dikkat çekildi. Düşük testosteron seviyesinin kalp hastalıkları, diyabet ve Alzheimer riskiyle ilişkili olduğu belirtildi.

Bununla birlikte uzmanlar, genellikle bitkisel yağlarda bulunan çoklu doymamış yağın, hücrelerin testosteron üretme kabiliyetine zarar verebileceğini ifade etti. Whittaker, “Sonuçlarımız çoklu doymamış yağın testosteron için en kötü yağ olduğuna işaret ediyor” dedi ve ekledi:

Bunlar genellikle kek ve bisküvi gibi işlenmiş gıdalarda kullanılan bitkisel yağda yüksek miktarda bulunuyor.

Avakado Tekli Doymamış Yağ

Araştırma ekibi zeytinyağı, avokado ve fındık gibi besinlerde bulunan tekli doymamış yağın testosteron üretimini artırabileceğini sözlerine ekledi.

Hakemli bilim dergisi The Journal of Steroid Biochemistry and Molecular Biology’de yayımlanan araştırmanın yazarları, yağ ve testosteron seviyelerinin ilişkisi konusunda daha fazla çalışma yürütülmesi gerektiğini belirtti. Whittaker şöyle konuştu:

Sonuçlarımızı doğrulamak için birkaç çalışma daha görmek istiyoruz… Bu arada testosteron seviyesi düşük erkeklerin az yağlı beslenmeden kaçınması akıllıca olacaktır.

Yağ tüketimi beslenme uzmanlarının sıkça tartıştığı bir konu. ABD ve Birleşik Krallık’taki beslenme kılavuzlarında yağ tüketimi, toplam kalorinin yüzde 35’inden azıyla sınırlandırılıyor. Zira Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi doymuş yağ tehlikesine dikkat çekiyor. Bunların kolesterolü yükseltebileceğini ve kalp hastalıkları riskini artırabileceğini bildiriyor.

Kaynak: Independent Türkçe, Medical Xpress, Daily Mail

Continue Reading

Trendler

maksatsaglik.com Anemon Dijital Tarafından yapılmıştır.