Connect with us

Beslenme & Diyet

Kafein Nedir ve Sağlık İçin İyi mi, Kötü mü? (2) Yararları-Zararları

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Kafein, dünya çapında yaygın olarak tüketilen doğal bir uyarıcıdır. Uyanık kalmanıza yardımcı olur ve yorgunluğu önleyebilir. Kafein en çok kahve, çay, alkolsüz içecekler, çikolata ve enerji içeceklerinde bulunur. Günlük hayatımızda oldukça tükettiğimiz bu ürünlerin kafeinin yararları-zararlarını sizin için derledik:

Ruh halini ve beyin fonksiyonunu iyileştirebilir

Kafein, beyin sinyal molekülü adenozini bloke etme yeteneğine sahiptir.

Bu, dopamin ve norepinefrin gibi diğer sinyal moleküllerinde göreceli bir artışa neden olur.

Beyin mesajlaşmasındaki bu değişikliğin ruh halinize ve beyin işlevinize fayda sağladığı düşünülmektedir.

Bir inceleme, katılımcıların 37.5 – 450 mg kafein içtikten sonra, uyanıklık, kısa süreli hatırlama ve reaksiyon süresinde iyileşme olduğunu bildiriyor.

Ek olarak, bir çalışma günde 2-3 fincan kafeinli kahve (yaklaşık 200 – 300 mg kafein sağlar) içmeyi yüzde 45 daha düşük intihar riskiyle ilişkilendirmiştir.

Başka bir çalışma, kafein tüketicilerinde yüzde 13 daha düşük depresyon riski bildirdi.

Ruh hali söz konusu olduğunda, daha fazla kafein ille de daha iyi değildir.

Bir çalışma, ikinci bir fincan kahvenin, ilk fincandan en az 8 saat sonra tüketilmediği sürece daha fazla fayda sağlamadığını buldu.

Günde 3-5 fincan kahve veya günde 3 fincandan fazla çay içmek de Alzheimer ve Parkinson gibi beyin hastalıkları riskini yüzde 28-60 oranında fayda sağlıyor.

Kahve ve çayın, faydalı olabilecek diğer biyoaktif bileşikleri (kafein dışında) içerdiğine dikkat etmek önemlidir.

Kafein ruh halini iyileştirebilir, depresyon olasılığını azaltabilir, beyin işlevini uyarabilir ve Alzheimer ve Parkinson hastalığına karşı koruma sağlayabilir.

Metabolizmayı ve yağ yakmayı hızlandırabilir

Merkezi sinir sistemini uyarma kabiliyeti nedeniyle, kafein metabolizmayı yüzde 11’e kadar ve yağ yakmayı yüzde 13’e kadar artırabilir.

Pratik olarak konuşursak, günde 300 mg kafein tüketmek, günde fazladan 79 kalori yakmanıza izin verebilir.

Bu miktar küçük görünebilir, ancak Amerikalılarda yıllık ortalama 1 kg kilo artışından sorumlu olan kalori fazlalığına benzer.

Bununla birlikte, kafein ve kilo alımı üzerine 12 yıllık bir çalışma, en çok kahve içen katılımcıların, çalışmanın sonunda ortalama olarak sadece 0,8-1,1 pound (0,4-0,5 kg) daha hafif olduğunu kaydetti.

Kafein metabolizmayı hızlandırabilir ve yağ kaybını teşvik edebilir, ancak bu etkilerin uzun vadede küçük kalması muhtemeldir.

Egzersiz performansını artırabilir

Egzersiz söz konusu olduğunda, kafein yağın yakıt olarak kullanımını artırabilir.

Bu yararlıdır çünkü kaslarda depolanan glikozun daha uzun süre dayanmasına yardımcı olabilir ve potansiyel olarak kaslarınızın yorgunluğa ulaşma süresini geciktirebilir.

Kafein ayrıca kas kasılmalarını iyileştirebilir ve yorgunluğa karşı toleransı artırabilir.

Araştırmacılar, vücut ağırlığının kg başına 5 mg dozlarının, egzersizden 1 saat önce tüketildiğinde dayanıklılık performansını yüzde 5’e kadar artırdığını gözlemledi.

Vücut ağırlığının kilosu başına 1,4 mg (kg başına 3 mg) kadar düşük dozlar, faydaları elde etmek için yeterli olabilir.

Dahası, araştırmalar takım sporlarında, yüksek yoğunluklu egzersizlerde ve direnç egzersizlerinde benzer faydalar bildirmektedir.

Son olarak, egzersiz sırasında algılanan eforu yüzde 5,6’ya kadar azaltabilir ve bu da antrenmanları daha kolay hissettirebilir).

Egzersizden yaklaşık bir saat önce az miktarda kafein tüketmenin egzersiz performansını artırması muhtemeldir.

Kalp hastalığı karşı koruyabilir

Duymuş olabilirsiniz, kafein kalp hastalığı riskini azaltıyor.

Kanıtlar, günde 1-4 fincan kahve içen (yaklaşık 100-400 mg kafein sağlayan) erkek ve kadınlarda yüzde 16–18 daha düşük kalp hastalığı riski olduğunu göstermekte.

Diğer araştırmalar, günde 2–4 fincan kahve veya yeşil çay içmenin yüzde 14–20 daha düşük inme riski ile bağlantılı olduğunu göstermektedir.

Unutulmaması gereken bir şey, kafeinin bazı insanlarda kan basıncını hafifçe yükseltebileceğidir. Bununla birlikte, bu etki genellikle küçüktür (3-4 mmHg) ve çoğu kişi düzenli olarak kahve tükettiğinde kaybolma eğilimindedir.

Ayrıca diyabete karşı da koruyabilir

Bir inceleme, en çok kahve içenlerin tip 2 diyabet geliştirme riskinin yüzde 29’a kadar daha düşük olduğunu gösteriyor. Benzer şekilde, en çok kafein tüketenlerin riski yüzde 30’a kadar daha düşük.

Araştırmacılar, tüketilen her 200 mg kafein için riskin yüzde 12-14 oranında düştüğünü gözlemlemişler.

İlginç bir şekilde, kafeinsiz kahve tüketmek de yüzde 21 daha düşük diyabet riski ile bağlantılıydı. Bu, kahvede bulunan diğer faydalı bileşiklerin de tip 2 diyabete karşı koruyabileceğini gösteriyor.

Kahve ve çay gibi kafeinli içecekler, kişiye bağlı olsa da, kalp hastalığı ve tip 2 diyabet riskini azaltabilir.

Kahvenin diğer sağlık yararları

Kahve tüketimi diğer sağlık yararları ile bağlantılıdır:

  • Karaciğer koruması. Kahve, karaciğer hasarı (siroz) riskini yüzde 84’e kadar azaltabilir. Hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir, tedaviye yanıtı iyileştirebilir ve erken ölüm riskini azaltabilir.
  • Uzun ömür. Kahve içmek, özellikle kadınlar ve şeker hastalığı olan kişiler için erken ölüm riskini% 30’a kadar azaltabilir.
  • Azalan kanser riski. Günde 2-4 fincan kahve içmek karaciğer kanseri riskini% 64’e, kolorektal kanser riskini% 38’e kadar azaltabilir.
  • Cilt koruması. Günde 4 veya daha fazla fincan kafeinli kahve tüketmek cilt kanseri riskini% 20 azaltabilir.
  • Azaltılmış MS riski. Kahve içenlerin multipl skleroz (MS) geliştirme riski% 30’a kadar daha düşük olabilir. Ancak, tüm çalışmalar aynı fikirde değildir.
  • Gut önleme. Düzenli olarak günde 4 fincan kahve içmek gut gelişme riskini erkeklerde % 40, kadınlarda % 57 azaltabilir.
  • Bağırsak sağlığı. 3 hafta kadar kısa bir süre boyunca günde 3 fincan kahve tüketmek, faydalı bağırsak bakterilerinin miktarını ve aktivitesini artırabilir.

Kahvenin sağlığı iyileştiren başka maddeler de içerdiğini unutmayın . Yukarıda listelenen bazı faydalara kafein dışındaki maddeler neden olabilir.

Kahve içmek sağlıklı bir karaciğer, cilt ve sindirim sistemini teşvik edebilir. Ayrıca yaşamı uzatabilir ve çeşitli hastalıkları önlemeye yardımcı olabilir.

Güvenlik ve yan etkiler

Kafein tüketimi alışkanlık oluştursa da genellikle güvenli kabul edilir.

Aşırı alımla bağlantılı bazı yan etkiler arasında anksiyete, huzursuzluk, titreme, düzensiz kalp atışı ve uyku güçlüğü bulunur.

Çok fazla kafein, bazı kişilerde baş ağrısı, migren ve yüksek tansiyonu da artırabilir.

Ek olarak, kafein plasentayı kolayca geçebilir, bu da düşük yapma veya düşük doğum ağırlığı riskini artırabilir. Hamile kadınlar alımlarını sınırlamalıdır.

Kafein ayrıca bazı ilaçlarla etkileşime girebilir.

Kas gevşetici Zanaflex veya antidepresan Luvox alan kişiler kafeinden kaçınmalıdır çünkü bu ilaçlar etkilerini artırabilir.

Kafein, bazı insanlarda anksiyete, huzursuzluk ve uyku güçlüğü gibi olumsuz yan etkilere sahip olabilir.

Önerilen dozajlar

Hem ABD Tarım Bakanlığı (USDA) hem de Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), günlük 400 mg kafein alımının güvenli olduğunu düşünüyor. Bu, günde 2-4 fincan kahve anlamına gelir.

Bununla birlikte, tek doz 500 mg kafein ile ölümcül aşırı dozların rapor edildiğini belirtmek gerekir.

Bu nedenle, bir seferde tükettiğiniz kafein miktarını doz başına 200 mg ile sınırlamanız önerilir.

Amerikan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanları Koleji’ne göre, hamile kadınlar günlük alımlarını 200 mg ile sınırlamalıdır.

Doz başına 200 mg ve günde 400 mg’a kadar kafein alımı genellikle güvenli kabul edilir. Hamile kadınlar günlük alımlarını 200 mg veya daha azı ile sınırlamalıdır.

***

Kafein, bir zamanlar sanıldığı kadar sağlıksız değildir.

Aslında kanıtlar bunun tam tersi olabileceğini gösteriyor.

Bu nedenle, günlük bir fincan kahve veya çayın, sağlığı iyileştirmenin keyifli bir yolu olduğunu düşünmek güvenlidir.

Beslenme & Diyet

Kahvaltıda yiyince en güçlü magnezyum kaynağına dönüşüyor!

Kahvaltıda doğru besinleri tükettiğinizde gün boyu kendinizi enerjik hissedersiniz. Sabah tükettiğiniz her besin üretkenlik ve enerji seviyesini doğrudan etkiler.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

Meyveler, tahıllar, protein, sebzeler, vitaminler ve mineraller kahvaltınızın olmazsa olmaz bir parçası olmalıdır. Kahvaltıda bir avuç kuruyemiş ve çekirdek tüketmek akıllıca bir seçimdir çünkü bunlar yalnızca vücudunuzu iyi beslemekle kalmaz, aynı zamanda uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur.

Kuruyemişler ve çekirdekler sağlığınız için faydalı olan sağlıklı yağ, protein ve antioksidanlar içerir. Enerji sağlar ve sizi gün boyunca tok tutar

Food & Nutrition Research dergisine göre, daha önce sık sık kuruyemiş tüketimi kardiyovasküler hastalık (KVD) ve koroner kalp hastalığı (KKH) riskinin daha düşük olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Kuruyemişler ve çekirdekler refahınızın çeşitli yönlerini artırmaya yardımcı olabilir.

OKUMAYA DEVAM ET

Beslenme & Diyet

İşte yağ yakıcı süper formüller!

Kilo vermek, özellikle akşam yemeğinden sonra canınız bir şeyler çektiğinde zor olabilir. Gece rutinimize belirli bitkisel içecekler eklemek, fazla kiloları daha etkili bir şekilde vermemize yardımcı olabilir.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

OKUMAYA DEVAM ET

Beslenme & Diyet

DSÖ açıkladı: Böyle beslenen uzun yaşıyor

Vücut sağlığını korumak ve hastalıklara karşı direnç kazanmak için dengeli beslenmek gerekir.

Maksat Sağlık

Yayınlandı

:

Tarafından

Karbonhidratlar: Günlük toplam kalori alımının yaklaşık %50-60’ını oluşturmalıdır. Kaynaklar arasında tam tahıllar, meyveler ve sebzeler bulunur. Kahverengi pirinç, tam buğday ve yulaf gibi kompleks karbonhidratlar, basit şekerlere tercih edilir.
Proteinler: Günlük kalori alımının yaklaşık %10-15’ini oluşturmalıdır. Vücut dokularının büyümesi, onarımı ve bakımı için gerekli olan proteinler hem hayvansal (balık, yumurta, kümes hayvanları) hem de bitkisel kaynaklardan (mercimek, fasulye, kuruyemiş) elde edilebilir.
Yağlar: Zeytinyağı, kuruyemiş ve yağlı balık gibi sağlıklı yağlara vurgu yapılarak günlük kalori alımının %20-30’uyla sınırlı olmalıdır. Genellikle kızarmış ve işlenmiş gıdalarda bulunan doymuş yağlar, kalp hastalığı riskini azaltmak için en aza indirilmelidir.
Vitaminler ve mineraller: Bağışıklık sistemi desteği ve kemik sağlığı dahil olmak üzere çeşitli vücut fonksiyonları için çok önemlidir. Meyve, sebze ve süt ürünleri açısından zengin bir diyet, bu mikro besinlerin yeterli alımını sağlar.

Kalori: Ortalama bir yetişkin için günlük kalori gereksinimi, yaşa, cinsiyete ve aktivite seviyesine bağlı olarak 2.000-2.500 kcal arasında değişir.

Proteinler: ICMR, vücut ağırlığının kilogramı başına 0,8-1 gram günlük protein alımını önermektedir. Örneğin, 60 kg ağırlığındaki bir kişi günlük 48-60 gram protein hedeflemelidir.Karbonhidratlar: Toplam günlük enerji alımının %55-60’ını, esas olarak tam tahıllar ve sebzeler gibi kompleks karbonhidratlardan oluşturmalıdır.

Yağlar: Toplam yağ alımı, toplam enerji alımının %30’undan az olmalı ve doymuş yağlar %10’dan fazla katkıda bulunmamalıdır. Lif: Sindirime yardımcı olmak ve kabızlığı önlemek için öncelikle meyve, sebze ve tam tahıllardan günlük 25-30 gram diyet lifi alımı önerilir.

Sağlıklı bir diyet sadece ne yediğinizle ilgili değil, aynı zamanda ne kadar ve ne zaman yediğinizle de ilgilidir. Porsiyon kontrolü dengeli bir diyet sürdürmede ve aşırı yemeyi önlemede önemli bir rol oynar. ICMR, sabit enerji seviyelerini korumak ve kan şekerindeki ani yükselmeleri önlemek için öğünleri düzenli aralıklarla tüketmenin önemini vurgular. Daha küçük tabaklar kullanmak, porsiyonları ölçmek ve açlık belirtilerine dikkat etmek porsiyon boyutlarını etkili bir şekilde yönetmeye yardımcı olabilir. Daha küçük ve daha sık öğünler yemek metabolizmayı düzenlemeye yardımcı olabilir. ICMR, gün boyunca üç ana öğün ve iki ara öğün yemeyi, akşam yemeğinin en hafif öğün olmasını öneriyor.

Yeterli sıvı alımı genellikle göz ardı edilir ancak sağlıklı bir diyetin temel bir bileşenidir. Su, sindirime, besin emilimine ve detoksifikasyona yardımcı olur. Ulusal Beslenme Enstitüsü (NIN), aktivite seviyelerine ve iklime bağlı olarak erkekler için günlük yaklaşık 3-3,7 litre ve kadınlar için 2,7 litre su alımını önermektedir. Salatalık, portakal ve kavun gibi su açısından zengin yiyecekleri eklemek ve kafeinli ve şekerli içecekleri sınırlamak, hidrasyon seviyelerini iyileştirebilir.

OKUMAYA DEVAM ET

Trendler